Havacılıkta bakım ve emniyet ilişkisini doğru konumlandırmak ve uçak bakım emniyetini iyi bir duruma getirmek için uygulanan iyileştirmeler verimliliğe de katkı sağlayacaktır.
Bu yazımızda sizlere havacılıkta bakım ve emniyet ilişkisinden bahsediyor olacağız. Günümüzde global ekonomik krizin etkilerine rağmen büyüyen MRO pazarında MRO’lar daha üretken olmaya zorlanmaktadırlar. Üretkenliğin, insan, makine gibi kaynakları etkin kullanma ile direkt ilişkisi bulunmaktadır. MRO pazarında başarı; verimli çalışarak, daha az kaynak kullanımı ile daha fazla kazanç sağlayarak elde edilir. Dünya üzerinde pek çok şirkette üretkenliği artırıcı çeşitli araçlar kullanılmaktadır. Yalın, Altı Sigma, Kısıtlar Teorisi, Kritik Zincir, Yaratıcı Düşünme Teknikleri bunlardan bazılarıdır. Rekabetin kaçınılmaz olduğu günümüzde, rekabet edebilmek için tek şart sürekli gelişimdir. Büyük ölçekli organizasyonlarda sürekli gelişim için; üretkenliği artırıcı araçların yanı sıra iyileştirmelerin hangi alanlarda öncelikli olarak çalışılması gerektiği de önem taşımaktadır.
Çağımızın rekabet ortamında şirketlerin sürekli gelişim için, hedeflerini üretkenliği artırıcı metriklerden seçmeleri gereklidir. Uçak bakım planlama önceliklerini belirlemek isteyen bir MRO’nun söz konusu metrikleri belirlemesi ve ölçmesi önemlidir. Rekabetçi bir MRO, gelişime açık alanları belirler, gerektikçe de bu alanlarda sürekli iyileştirme faaliyetleri gerçekleştirir. Üretkenlik ve verimlilikte olan dalgalanmalar, kaynakların ve hizmetlerin yönetimi sonucu olarak ortaya çıkmaktadır. Bu dalgalanmalar mali getirinin değişimine de neden olabilir. Rekabetçi şirketlerde mali başarının düşmesi veya mali hedeflere ulaşılamaması istenmeyen bir durumdur. Bu nedenle bir şirkette üretkenlik ve verimliliğin geçmiş yıllara göre sürekli iyileşmesi, şirketin varlığını sürdürebilmesi açısından önem taşımaktadır.
MRO’larda uçak bakım emniyeti
MRO’larda rekabeti etkileyen en önemli etkenlerden birisi de uçak bakım emniyetidir. Emniyet, personelin veya şirkete ait bir varlığın, farkında olmadan veya bilerek gerçekleştirilen hatalı işlemler neticesinde hasarlanması, maddi veya ölümcül kayıplara neden olma veya risk seviyesinin durumunu gösteren bir ifadedir. Emniyetin en önemli parçalarından biri insan faktörüdür. Havacılıkta yaşanan kazaların en önemli nedeni insan faktörüdür. Havacılığın ilk yıllarında yaşanan kazaların yüzde 80’i uçak, ekipman ve uçak komponentlerinden, yüzde 20’si ise insan hatalarından kaynaklanmakta idi. Günümüzde ise teknolojinin gelişimi ve uçak ile ilgili sistemlerin yedekli ve hatayı minimize edecek şekilde üretilmesi ile bu oran tersine dönmüştür. İnsan kaynaklı bakım hataları sivil havacılık operatörleri için gerçekleştirilen işlemlerin tekrarına ve gelir kayıplarına neden olmaktadır. En önemlisi de uçuş ve bakım emniyeti ile direkt ilişkisi bulunmaktadır. EASA Part 145 ve FAA Part 145 kurallarında uçak bakımında emniyetin sağlanması ile ilgili kurallar bulunmaktadır. Uçak bakımında insan kaynaklı hataları yakalamak için Boeing tarafından geliştirilen MEDA gibi sistemlerin kurulması gerekmektedir. Uçak bakım emniyetini iyi bir duruma getirmek için uygulanan iyileştirmeler verimliliğe de katkı sağlayacaktır.
Üretkenlik bir sistem girdisinin süreçleri izledikten sonra verdiği çıktıdır. Üretkenliği ölçmek için birçok ölçüm yöntemi bulunmaktadır. Örnek olarak üretimde ürün başına harcanan saatlerde yapılan iyileştirmeler ölçülebilir ve ölçümler sonucunda gözlemlenen düşüşler üretkenliğin artışının ifadesidir. Servis sektöründe ise bir çalışanın şirkete kazandırdığı net karın personelin maaşına oranı ile ölçülebilir. Bu oranın artması söz konusu şirkette üretkenliğin artması anlamına gelecektir.
Verimlilikte girdi-çıktı
Verimlilik, bir birim performansının değerlendirilmesidir. Değerlendirme üretim seviyesinin kaynak ve maliyetler karşısında aldığı değer hesaplanarak gerçekleştirilebilir. Verimlilik, çıktı üreten tüm girdilerin verimli kullanımı ile ilişkilidir. Girdiler; zaman, para, hammadde, insan kaynağı olabilir. Verimlilik için en çok kullanılan eşitlik, ‘çıktı-girdi’dir. Verimli olmak, girdi seviyesini azaltmak anlamına gelmektedir.
Etkililik hedeflere ulaşma yüzdesi ile ölçülür. Bir organizasyonda her yıl belirlenen şirket hedeflerinin aylık olarak takibi ve yıl sonunda değerlendirilmesi ise söz konusu hedeflerin yüzde kaçına erişildiği hesaplanır. Bulunan değer etkililiğin ifadesidir.
Etkenlik kaynakların etkin kullanımıdır. Kaynaklar genel olarak makina, insan, malzeme, para, hammadde olabilir. Planlanan girdinin, gerçekleşen girdiye oranı ile ölçülür.
Etkenlik ve etkililiği yüksek olan bir ünitenin performansının yüksek olduğu söylenebilir, fakat bu ünitenin toplam faktör verimliliği ve üretkenliği yüksek olmayabilir. Toplam verimliliğe bakıldığında ise bu parametrelerin her birinin önceki yıllara göre artıyor olması, söz konusu ünite verimliliğinin de arttığını göstermektedir.
Üretkenliğin ölçümü
Üretkenliğin ölçümünde de çalışan performansını değerlendiren bir oran kullanılmaktadır. Çalışanın saat başına ürettiği çıktı bir ölçü sayılabilir. Bu tür ölçümler zaman zaman ‘kısmi üretkenlik ölçümleri’ ismi ile adlandırılırlar. Tüm girdi ve çıktılar bir arada göz önüne alındığında bu değer toplam faktör üretkenliği veya verimlilik olarak adlandırılır.
Uçak bakımında yapılan hataların verimliliği de etkilediğini söylemek uygun olacaktır. Uçak bakımında yapılan hatalar üzerinde kök neden analizinin yapılarak asıl nedenin tespiti ve bir daha gerçekleşmemek üzere önleyici ve düzeltici faaliyetlerin geliştirilmesi önem arz etmektedir. Hatalar tekrar ettiği sürece yeniden işlemler yapılması gerekecek bu da hatalardan kaynaklı maliyetleri artıracaktır. Bakım hatalarının rekabet üzerinde de olumsuz etkileri bulunmaktadır. Hatalarını tekrarlayan MRO’larda bakım maliyetleri de yüksek olacağından müşterilerin MRO seçiminde bu konuda bir kriter belirlemesi kaçınılmazdır. Bu nedenle bakım hataları önceden tespit edilebilir ise MRO’larda verimlilik artışı gözlemlenebilir. Bakım hataları sürekli gelişim için iyileştirme fırsatı olarak değerlendirilebilir. Günümüzde birçok MRO da bakım hatalarını tespit ederek bir daha oluşmasını önlemek amacı ile iyileştirme çalışmaları yapılmaktadır. Öncelikle olay tam olarak tespit edilmektedir. Ardından MEDA araştırma raporu hazırlanmaktadır. MEDA raporları bir uçak tipi için, uçuştan dönmeler, uçuşta motor duruşları, bir saati aşan teknik tehirler uçuş emniyetini etkileyen olayların incelenerek, hazırlanan değerlendirmeler ile düzeltici önleyici faaliyetlerin bildiriminden oluşur. MEDA araştırmalarında kullanılan MEDA kontrol listesi ile hatalar sınıflandırılmakta, hatalara neden olan yardımcı faktörler tespit edilmektedir. Yorgunluk, koordinasyon eksikliği, eğitim eksikliği, ekipman eksikliği, havalandırma, ortamda az ışık bulunması, dokümantasyon yetersizliği, prosedürün yetersiz olması, yönetici baskısı, toplum baskısı ve normlar yardımcı faktörlere örnek olarak verilebilir. Bu faktörlerin tekrarlanma sıklığı arttıkça MRO’ların operasyonel risk faktörleri de artmaktadır
Emniyetli günler dileği ile…
Referanslar:
Bozkurt, Y., Safety related productivity in aircraft maintenance, Ph.D. Thesis, Feb, 2013.