Thumbnail
  • 15.03.2024

Bakteri ve mantarlar tabiatta pek çok yerde karşımıza çıkar. Bunların bir kısmı faydalı diğer kısmı da zararlı olarak isimlendirilir. İnsan vücudunda bulunan bakteri sayısının, insan hücre sayısından fazla olduğu söylenmektedir. İnsan mide- bağırsak sisteminde (Gastrointestinal Sistem), sayıları 100 trilyonu bulan 300 ila 500 farklı bakteri türünün yaşadığı ve kapsamlı çalışmalara rağmen, insan bağırsağı mikrobiyotasının tam bakteri repertuarının hala tanımlanmadığı ifade edilmektedir. 

Mikrobiyolojik Kirlilik (Micro-Biological Contamination MBC), uçakların yakıt tankları ve yakıt sistemlerini olumsuz etkileyen bir veya daha fazla çeşitli bakteri maya veya mantarın varlığını ifade eder. MBC’ye neden olan mikroorganizmalar yakıt tanklarında büyür ve yakıttaki hidrokarbonlar ile beslenir. Kerosen fungus” ya da Latincesi “Cladosporium Resinae” olarak isimlendirilirler.

Yakıtta mikroorganizmaların bulunması nadir görülen bir durum değildir, ancak kontrol ve müdahale edilmez ise, yakıt sistemini ve yakıt tankını ciddi şekilde etkileyebilir ve bu nedenle uçağın uzun süre operasyon dışı kalmasına neden olabilir.

Yakıt tanklarının ve sistemlerinin kirlenmesi, aşağıdakiler gibi operasyonel sorunlara yol açabilir;

• Yakıt Miktar Gösterge Sisteminin (Fuel Quantity Indication system (FQIS)) bozulması (fazla okuma, az okuma, dalgalanma veya gösterge bozulması).

• Tank kaplamaları, duvarlar gibi metalik yapıların korozyonu.

• Çamur oluşumu (Sludge formation) , yüzey aktif madde üretimi ve askıda katı madde üretimi.

• Boruların, valflerin, filtrelerin ve scavenge sistemlerinin tıkanması.

Mikro-biyolojik kirliliğin operatörler üzerinde, aşağıdaki sebeplerden dolayı mali etkisi vardır:

• Operasyonel aksaklıklar

• Dekontaminasyon ve diğer ilgili konular için planlanmamış şekilde uçağın sefer dışı kalması (AOG.)

• Yakıt ölçüm dalgalanmaları nedeniyle artan yakıt ikmali.

• Kirlilik durumunda, dekontaminasyon süreci, hava aracına yakıt ikmali ve biyosit ile tam yakıt ikmali yapılmasını gerektirir.

Geçmiş yıllarda kısa mesafelerde özellikle de iç hatlarda dolmuş misali görev yapan orta büyüklükteki bir uçak filosunda bu mikrobiyolojik kirlilik büyük sorunlara yol açmıştı. Bu uçaklar nispeten daha alçak irtifa ve kısa mesafe uçtuğundan, yakıt görece olarak diğer uçaklara göre daha sıcak kalmaktaydı. Dizayndan kaynaklı su tahliye sistemindeki (water scavenge system) sıkıntılar da olayın sebepleri arasındaydı. Bu uçaklarda mikrobiyolojik kirlilik sebebiyle yakıt tankındaki elektriki miktar ölçüm sistemi sık sık arızalı değer gösterirdi. Teyit için uçaktaki yakıttan numune alınıp yoğunluğu hesaplanır, uçağın pozisyonuna göre manyetik level indikatörlerden (MLI) alınan değerler AMM de bulunan chartlar ile eşleştirilip uçaktaki gerçek yakıt miktarı hesaplanırdı. Hesaplanan değerler uçakta kokpitte gösterilen değer ile kıyaslanır ve belirli bir oranın üzerinde fark varsa yakıt tankları açılarak yakıt miktarı ölçüm sistemi probe ları (Fuel Quantity Indication system probes) ve yakıt tankının içi temizlenirdi. Bu uçaklarda mikrobiyolojik kirlilik sadece miktar ölçüm sistemini bozmakla kalmamış kanat yapısında ağır korozyon da oluşmuştu. Konumuza bir sonraki sayımızda da devam edeceğiz.

1968 © Uçak Teknisyenleri Derneği