Thumbnail
  • 15.02.2024

Tuna Nehri’nin büyüleyici atmosferi ve şehri ikiye bölen benzersiz ve etkileyici manzarası ile “Buda - Peşte”; tarihi köprüleri, etkileyici yapıları ve ünlü mekanlarıyla kentin zengin kültürünü keşfetmek için yapılacak eşsiz ve heyecan verici bir durağa işaret ediyor.

Macaristan’ın başkenti Budapeşte uzun zamandır gitmek istediğimiz şehirlerdendi. Sonunda Budapeşte-Viyana ikilemesini yaptığımız gezimizde Türk Hava Yolları’nın TK-1035 Seferi ile İstanbul-Budapeşte uçağında yerimizi alarak kendisiyle tanışma şansına nail olduk ve ilk gördüğümüz anda vurulduk. Görülecek tarihi yapıları, yemesi içmesi ile Budapeşte Avrupa’da mutlaka görülmesi gereken şehirlerden.

Ortasından geçen Tuna Nehri ile güzelleşmiş bir şehir Budapeşte. Tuna Nehri, şehri ikiye bölüyor. Dağlık olan ve önemli tarihi binaların olduğu taraf ‘’Buda’’, düzlük ve günümüzde daha canlı olan bölüm ise ‘’Peşte’’ olarak adlandırılıyor. Gezinizin büyük bir kısmı Peşte tarafında geçiyor.

Ülke Avrupa Birliği üyesi olmasına karşın, kendi para birimini kullanmayı tercih etmiş. Kendi para birimi olan “Forint”in en kolay yoldan Euro’dan dönüşümünü yapmak mümkün. Peşte tarafında sıkça rastlayacağınız döviz bürolarında kolaylıkla çeviri yapabilirsiniz.

Bu detay bilgiden sonra Budapeşte’nin gezilecek yerlerine haydi birlikte bakalım ve neler varmış görelim.

Buda ve Peşte’yi birbirine bağlayan köprüler birbirinden güzel. En önemlisi de ‘’Chain Bridge’’ yani ‘’Zincirli Köprü’’. Üzerinde mutlaka yürünüp karşıya geçilmeli, fotoğraflar çekilmeli…

“Parlamento Binası” da şehrin en güzel yapılarından biri. Sadece biz değil her gelen bayılmış bu binaya. Çok görkemli olan bu binanın içine girip gezebilirsiniz de; ancak biz etrafını gezmekle yetindik:

“Szent Istivan Bazilikası” da şehrin en uzun yapılarından. Meydanında kafeler, restoranlar, çeşitli mekanlar var. Vakit geçirmek için gayet hoş… Bazilika’nın içini de gezebilirsiniz ilginizi çekiyorsa. Budapeşte’nin en ünlü kafesi olan “New York Cafe” de mutlaka uğramanız gereken yerlerden. Yeri Erzsebet Körüt Caddesi’nde. Sloganı ise çok iddialı: ‘’The Most Beautiful Cafe in the World’’ yani ‘’Dünyanın En Güzel Kafesi’’. Gerçekten öyle mi bilmiyorum ama aşırı ihtişamlı olduğu kesin.

Budapeşte’yi mutlaka görülecek yerler listesine ekleyin derim. Gezilecek yer sayısı epey fazla. O yüzden 4-5 gün ayırmak keyifli olacaktır.

Bizim için kısa ama keyifli bir gezi oldu.

1968 © Uçak Teknisyenleri Derneği