Thumbnail
  • 10.07.2021

Farkındalığımızı artırarak değişen yaşam koşullarında bize ele geçiren kaygı korku gibi duygularla başetmeyi öğrenmeye çalışmalı , olayların bize yaşattığı negatif enerji durumunda uzun süre kalmamaya çalışmalıyız.Özellikle kaygı ve korku duygusunun bize yönetmesine izin vermemeliyiz

 

Merhaba sevgili okuyucularımız ;

Pandemi dönemi hepimizin hayatında büyük değişimlere neden oldu. Maalesef maddi ve manevi büyük sıkıntılar çöküşler yaşanmasını sağladı.Bunun akabinde de birçok kişi depresyona girdi.

 

Depresyon nedir ?

Duygusal ,fiziksel ,zihinsel bazı belirtilerle kendini gösteren ruhsal bir hastalıktır.Depresyonda olan  kişinin ruh hali çöker ve hayattan zevk alamaz hale gelir..Önceden severek keyif alarak yaptığı hiçbirşey artık keyif vermez ,mutlu olmaz , çevresine ilgisi azalır, huzursuzluk duygusu yaşar. Günlük yaşam kalitesi çok düştüğü gibi bu durum aylarca sürebilir ki işte pandemi dönemi birçok kişi bunu yaşıyor.

 

Duygu durumunuz sürekli öfkeli ve taşkınsa manik depresyon sürekli içe dönük ve ilgisiz ise depresif depresyondur.

 

Birçok çeşidi var tabiki depresyonun ancak benim gözlemlediğim kadarI pandemi dönemi genel olarak herkes maskeli depresyon geçiriyor.

 

Maskeli depresyon nedir ?

Evimiz olan bedenimize siz hiç farketmeden yabancı bir misafirin  girip yerleşmesi ve aynaya gözbebeklerinize baktığınızda olduğunuz gerçek aksinizi hatırlarsınız ve bu durum siz orada göremediğinizi anlayana kadar sürer ancak anlarsanız işte orada çok şanslısınız.

İstatisliklere göre toplumumuzda 10 kişiden 4’ünün gizli yani maskeli depresyonda olduğu ortaya çıkmıştır ki maalesef pandemi dönemiyle birlikte bu rakamlar çıktığı gibi kişileri pençesine düşürüp hayattan bezdirip  intihara kadar sürüklüyor.

 

Maalesef nereden nasıl geldiğini anlamanız mümkün olmuyor, sinsice girip yerleşir.Belirgin olarak anlayabileceğiniz durumlar tükenmek bilmeyen bir halsizlik yorgunluk hissi ,küçücük sıkıntılı gergin durumlarda uykuya sığınma uyuma hissi yaratır.

 

Sürekli bir yeri ağrır doktora gider patolojik bir sonuç olmayınca da resmen üzülür. Kişinin yaşam tarzı haline gelir.Mevsim dönüşleri, hormonel bozukluklar, doğum sonrası evreleri , yakınlarının kaybı, beklenmedik zamanlarda maddi çöküşler, biten evlilikler ve çeşitli travmalar sonucu bozulan duygu durumumuz bir süre atlatılamaz ve farkına varılmazsa işte o sinsi misafir ruhumuza çökerek yerini alır bizi yaşadığımız duygu durumuna ait sebeplere tutunarak kaldıkça kalmak isteyebilir ve maalesef kendini kimliklendirmeyi başarır.

 

Peki bu depresyondan nasıl kurtulacağız ?

Öncelikle farkına vardıysak kesinlikle bir psikiyatris veya yaşam koçundan destek alınmalıdır.

Farkındalığımızı artırarak değişen yaşam koşullarında bize ele geçiren kaygı korku gibi duygularla başetmeyi öğrenmeye çalışmalı , olayların bize yaşattığı negatif enerji durumunda uzun süre kalmamaya çalışmalıyız.Özellikle kaygı ve korku duygusunun bize yönetmesine izin vermemeliyiz .

 

İçinizdeki çocukla iletişiminizi koparmamaya çalışın.eğer o çocuk sessiz ise ya uyuyor yada uyutuluyordur bunu asla unutmayın.

 

Herşey bizimle başlar siz isterseniz herşey olur.

 

Bol farkındalıklı günler diliyorum.

 

Sorularınız için her zaman yazabilirsiniz sevgiyle cevaplarım.

 

1968 © Uçak Teknisyenleri Derneği