Atlantiği tek başına uçarak geçen ilk kadın
Bugün, Bayan Amelia Earhart’ın Atlantik Okyanusu’nu tek başına ve kesintisiz olarak geçip Avrupa’ya inişinden bu yana 93 yıl geçti. Amerikalı kadın pilot, havacılığın ilk günlerinde gerçek bir öncüydü. 1928’de 31 yaşındayken Kanada-Newfoundland’dan atlantiği geçerek Güney Galler’e yaptığı yolculuk, onun en önemli atılımlarından biriydi.
21 Mayıs 1927’de Charles Lindbergh, Spirit of St. Louis isimli uçağı ile New York’tan Paris’e tek başına uçunca tarihteki ilk solo ve kesintisiz transatlantik uçuşu tamamlamıştı. St. Louis’nin Ruhu adı verilen uçakla yapılan bu uçuş, tüm dünyaya şok dalgaları göndererek bir nesile büyük bir ilham verecekti.
İngiltere›de yaşayan varlıklı bir Amerikalı olan Bayan Amy Guest, kısa süre önce üç motorlu bir uçak satın almış ve Atlantik’i uçakla geçen ilk kadın yolcu olma konusundaki isteğini dile getirmişti. Ancak kısa süre sonra bu yolculuğun çok tehlikeli olacağını anladı. Bu nedenle, görevi üstlenmesi için başka bir kadına sponsor olmayı teklif etti. Amelia Earhart, Nisan 1928’de gemi kaptanı Hilton H. Railey’den okyanusu uçakla geçmek isteyip istemediğini soran bir telefon aldı.
George Putnam bu projenin koordinatörlüğünü üstlendi. Kitap yayıncısı olan George, 1931’de Earhart ile evlenecekti. Amelia Earhart zaten o tarihte yaklaşık 500 saatlik uçuş süresine sahip bir pilottu. Teklife göre, Amelia bu uçuşta pilotluk yapmayacak, ama uçuşun komutanı olacaktı.
“Bu demektir ki, üç motorlu Fokker “FRIENDSHIP” uçağı Kanada Trepassey’e vardığından itibaren, herhangi bir politika, prosedür, personel veya başka bir sorun ortaya çıkarsa, Bayan Amelia Earhart’ın verecği karar kesin olacaktı. Uçuşun kontrolünü elinde tutacak ve tüm çalışanların hizmetlerini sanki uçağın sahibiymiş gibi tamamen elinde tutacaktı. Ayrıca, uçağın Londra’ya varışına kadar, uçağın düzeninin ve çalışanların zaman ve hizmetlerinin tam kontrolü, mal sahibi Amy Guest aksi yönde bir talimat vermediği sürece, ona ait olacaktı”
Fokker Friendship, pilotlar Wilmer Stultz ve Louis Gordon ve Amelia Earhart üçlüsü, 17 Haziran 1928’de o zamanlar bir İngiliz Dominyonu olan Newfoundland’daki Trepassey Limanı’ndan havalandı.
20 saat 40 dakika molasız süren bir uçuştan sonra Güney Galler, Burry Port yakınlarındaki Pwll’e indiler. Atlantik’i uçarak geçen ilk kadın olmasına rağmen, Amalia Earhart bu uçuşta sadece bir çanta olduğunu düşünüyor ve mutlu olamıyordu. Bir dahaki seferin dümeninde kendisinin olduğu bir uçuşta tekrar deneme arzusu vardı.
Earhart kendisinin dümende olmadığı ve bu yolculuktan çok memnun olmamasına rağmen, uçarak atlantiği geçen ilk kadın olarak büyük şöhret sahibi oldu. Galler’e indikten sonraki gün Southampton’da bir kahraman gibi karşılandı. Amerika Birleşik Devletleri’ne döndükten sonra, pilotlar Stulz ve Gordon ile birlikte bir geçit töreniyle karşılandı. Üçlüye ayrıca ABD Başkanı Calvin Coolidge tarafından Beyaz Saray’da bir resepsiyon verildi.
20 Mayıs 1932’de Amelia Earhart, Newfoundland’daki Harbour Grace’den kalkarak Culmore-Northern Island’a yaklaşık 15 saat süren solo bir uçuş ile atlantik aşırı uçuş yaparak atlantiği tek başına geçen kadın ünvanını elde etti ve kendine ait olan rekorunu bir kez daha kırdı.
Uçağın kanatlarında kalın bulutlar ve buzla kaplı bu yolculukta koşullar zordu. 12 saat sonra mekanik zorluklar da karşılaştı. Amelia Earhart, Lockheed’ın Vega tipi uçağı ile bütün bu zorlukları alt ederek, ilk hedeflediği Paris yerine Kuzey İrlanda Culmore’a’ inmeyi seçti.
Earhart, Charles Lindbergh’in beş yıl önce iniş yaptığı şehre inmemiş olsa da, bu uçuşla yeni bir başarıya öncülük etti. Atlantik okyanusunu solo (tek başına) geçen ilk kadın pilot oldu. Aynı zamanda Lindbergh’den bu yana bu okyanusu tek başına ve durmadan geçen ilk kişi oldu.
1932 Ağustos ayında, Earhart başka bir rekor kırmak için Vega’sını tekrar kullandı. Pilot, ABD genelinde kesintisiz bir seyahatle tek başına-solo uçan ilk kadın oldu. New York’tan Los Angeles’a yaklaşık 19 saatte uçtu. Earhart havacılığı etkilemeye devam ediyordu. 1937’deki zamansız ölümüne kadar havacılık dünyasında bir güç olarak kaldı.
NASA; “Amelia Earhart 1935’te Hawaii’den California’ya ilk solo uçuşunu tamamladı. Bu arada Earhart havacılığı teşvik etmeye devam etti ve kadın havacılara adanmış bir organizasyon olan Ninety-Nines adlı grubun kurulmasına yardımcı oldu” diye paylaşıyor. “Earhart, 1 Haziran 1937’de ile lisanslı bir gemi kaptanı ve navigatör olan Fred Noonan, dünya turu olacak bir uçuş için Miami, Florida’dan havalandı. Earhart, Noonan ve uçakları Lockheed Electra 29 Haziran 1937’de Lae- Yeni Gine’de 1 gün durduktan sonra 2 Temmuz günü oradan havalanıp insansız olduğu bilinen Howland adasına uçarlarken Okyanusun ortasında kayboldular. Amelia Earhart, kaybolduğunda yolculuğunun dünya turunun 35.000 kilometresini bitirmiş, turu tamamlamaya sadece 11.000 Km kalmıştı”
Yıllar boyu süren kayda değer arama girişimleri ve sayısız teori ile uçağın içindeki 2 kişi ile birlikte ortadan kaybolması konusunda günümüzde halâ büyük bir gizem var. ABD, (o zamana göre) tarihin en büyük arama-kurtarma operasyonu gerçekleştirdi ancak, hiç bir ize rastlanmadı. Bundan bir yıl sonra 20 Temmuz 1938’de Amelia Earhart’ın öldüğü resmen kabul ve ilan edildi.
Ne olursa olsun, henüz 40 yaşında iken trajik kaybolmasından önce Amelia Earhart’ın anısı bir taşa yazılmıştı. Havacılıkta yeni maceralara ve gelişmelere öncülük etti ve neredeyse bir yüzyıl boyunca hem erkeklere hem de kadınlara ilham verdi.
Bayan Amalia Earhart, Airster uçağı ile daha 22 Ekim 1922’de 14.000 fit (4.300 m) yüksekliğe uçarak kadın pilotlar için bir dünya rekoru daha kırmıştı.
Kaynaklar : Vikipedia ve Simpleflying