Thumbnail
  • 10.03.2020

Toplumda karşılaşılan kronik ağrıların nedenlerinin başında bel ağrıları gelmektedir. Bel ağrıları toplumun her kesimini ilgilendiren tıbbi ve toplumsal bir sorundur. Ancak bir başka önemli sorun da bu hastaların sorunlarına çare bulmak için doktordan doktora koşmalarıdır.

 

Bir hastalığın normal seyrinden veya bir yaralanmanın iyileşme süresinden çok daha uzun süre devam eden ağrılar, kronik ağrı olarak isimlendirilmektedir. Bir ağrının kronik ağrı olarak isimlendirilmesi için, en az üç aylık bir zamanın geçmesi gerekir. Kronik ağrı, tedavi edilemeyen veya tedavi edilmesi zor olan tıbbi durumlardan kaynaklanmaktadır. Bazı vakalarda da kronik ağrının belli bir nedeni de bulunamamaktadır.

 

Toplumda karşılaşılan kronik ağrıların nedenlerinin başında bel ağrıları gelmektedir. Bel ağrıları toplumun her kesimini ilgilendiren tıbbi ve toplumsal bir sorundur. Bel ağrısı bireyin yaşam kalitesini azaltmakta ve ailesinin yaşamını olumsuz yönde etkilemektedir. Ayrıca tedavi maliyeti ve neden olduğu iş gücü ve verimlilik kaybı ile de topluma önemli bir yük getirmektedir. Ülkemizde bel ağrısı nedeniyle her yıl binlerce hekim muayenesi ve cerrahi girişim uygulanmaktadır. Genel olarak her bel ağrısı, bel fıtığı olarak bilinir. Ancak bu yanlış bir kanıdır. Çünkü bel ağrılarının yalnızca yüzde 5’i bel fıtığından kaynaklanır.  

Yine bilimsel kaynaklara göre, bel ağrılarının ancak yüzde 2-3’ü ameliyat edilmektedir. Yani bel ağrılarının yüzde 3’ü ameliyat gerektiren nedenlerden kaynaklanmaktadır.

 

Doktordan doktora koşma hastalığı

Kronik bel ağrısı bulunan hastalar tedavi olabilmek için doktordan doktora gezmektedir. Bu durum tıpta ‘Doktordan doktora koşma hastalığı’ olarak isimlendirilmiştir. Hastalar, gittiği bir hekimden tatmin olmaz ve hemen sonra başka bir hekime başvurur. Doktordan doktora koşma sürecinde hastanın tedirginliği ve ağrısında da artış görülür. Genellikle doktorlar bu tür hastaların durumunu tespit etmekte geç kalırlar. Hastanın geçmişini ve uygulanan önceki tedavileri değerlendirip ona göre bir yol çizmek yerine; yeni bir tedavi yöntemini uygulamaya çalışırlar.  Çünkü her hekim hastaları kendi uzmanlık alanı çerçevesinde görmeye alışmıştır. Yine her hekim hastayı, kendi alanı doğrultusunda tedavi etmek ister. Bu nedenle hastanın geçmişi ve daha önce uygulanan tedavileri dikkate alınmaz. Böylece hastaların tedavi sürecinde geç kalınmış olunur. Doktordan doktora koşma hastalığı bulunanları sadece psikiyatrik bir hasta olarak kabul etmek yanlıştır. Bu hastalar, gerçekte ağrısı bulunan, kendine göre tedavi olmak isteyen ve çözüm arayan, ancak tatmin olmayan hastalardır. 

Doktordan doktora koşma hastalığı bulunanlarda; hastanın ağrısını tedavi etmek amacıyla gereksiz cerrahi uygulamalar da yapılabilmektedir. Bu ameliyatlardan sonra da hasta geçmiş günlerini arar hale gelebilir. Bu sefer de ameliyat nedeniyle oluşan yan etkilerle uğraşmak zorunda kalabilir. Bir tedavi yönteminin yarar sağlamaması, diğerinin etkili olmayacağı anlamına gelmez. Bu nedenle umudunuzu yitirmeyin.

1968 © Uçak Teknisyenleri Derneği