Havacılıkta İnsan Hatası
İnsan hatası, çeşitli şekillerde uçak kazalarının, önemli olayların ve emniyet ile ilgili olaylarının çoğunda nedensel bir faktördür. Hataların çoğu, eğitimli ve lisanslı personelin (Uçuş Ekibi, Hava Trafik Denetleyicileri ve Uçak / ATC Bakım Teknisyenleri vb.) standart operasyon prosedürlerini amaçlanan şekilde kullanmamasından veya yanlış yorumlamasından kaynaklanmaktadır.
Hukuki Süreç ve İnsan Hataları
Hava taşımacılığının diğer herhangi bir faaliyetle aynı yasal sürece tabi tutulması gerekir.
Fakat bu tür yasal işlemlerin, kaza araştırmalarından tamamen ayrılması ve günlük operasyonlar sırasında emniyeti etkileyecek konuların tamamen açık ve dürüst bir şekilde raporlamasının talep edilmesi kuruluşlardan beklenmektedir.
Havacılık operasyonlarının emniyetinden sorumlu olan personelin, yani uçak üzerinde çalışan ve geri planda bu operasyona lojistik ve doküman desteği sağlayan tüm çalışanların yaptığı işlerin sorumluluğunu ve hesap verilebilirliğini bilmesi emniyet açısından önemlidir. Bununla birlikte, eylemleri kazaya neden olmuş olanların davranış ve eylemlerinin, özellikle kurum kültürü ve sosyal kültür açısından daha geniş bağlamda tam olarak anlaşılması ve bunun için alınan tedbirlerin öğrenilmesi gelecekte benzeri olayların yaşanmaması için en önemli faktördür.
Son yıllarda, havacılık uzmanları, havacılık güvenliğini ilgilendiren olaylarda yasal yollara başvurunun arttığını görmekte ve daha fazla endişe duymaktadır. Bu korkunun sebebi cezai yaptırımla karşılaşma korkusuyla personelin doğru bilgiyi paylaşmaması ve bunun sonucunda oluşacak emniyet açığıdır.
Yukarda anlattığımız çıkmaz daha önceki yazılarda da değindiğimiz “Just Culture” kavramının gelişimine yol açıyor. “Just Culture” argümanının kalbinde, doğrudan veya dolaylı olarak, hava taşıtı kazaları ve olaylarına karışan profesyonel personelin ihmalkâr niyetinin çok nadiren olduğu yatmaktadır.
Uluslararası Seviyede Kanunlar
Uçak Kazaları ve Ciddi Olayların Devlet Soruşturması için standart referans ve dokümanlar Uluslararası Sivil Havacılık Sözleşmesinin Ek 13 (Chicago Sözleşmesi) tarafından sağlanmaktadır. Ek 13, Devletlerin havacılık güvenliğini ve adaletin uygulanmasını sağlamakla yükümlü oldukları yükümlülükleri arasında akılcı denge sağlamaya davet etmektedir. Güvenlik verilerinin toplanması ve işlenmesi sistemlerine ait bilgilerin korunmasıyla ilgili yasal yol gösterici yönergeler, Ek 13’ün Ek E’sinde bulunabilir.
Avrupa Seviyesinde Kanunlar
AB yasalarına göre, soruşturma ve raporlama ile ilgili düzenlemeler bulunmaktadır. Tarihsel olarak, 21 Kasım 1994 tarihli Konsey Direktifi 94/56 / EC, sivil havacılık kazalarının ve olaylarının soruşturulmasına ilişkin temel ilkeleri belirlemiştir. Bunu Haziran 2003’te Avrupa Parlamentosu ve Konseyin 2003/42 / EC sayılı Sivil Havacılıkta Occurrence Raporlaması Hakkında Direktifi takip etmiştir. 94/56 Konsey Direktifinin amacı, AB hukuku uyarınca ICAO Ek 13’in standartlarını değiştirmek olmuştur. Sivil havacılıkta kaza ve olayların soruşturulması ve önlenmesi hakkında 996/2010 Sayılı Tüzüğün yasaya geçişi ile 94/56 sayılı Direktif yürürlükten kaldırılmış ve yeni mevzuatla değiştirilmiştir. 20 Nisan 2014’te sivil havacılık olaylarının raporlanması, analizi ve takibi ile ilgili 376/2014 sayılı Tüzük yürürlüğe girmiştir.
Mevcut AB Hukuk ve Rehberlik Dokümanları:
- Regulation (EU) No 376/2014 of the European Parliament and of the Council of 20 April 2014 on the reporting, analysis and follow-up of occurrences in civil aviation;
- Commission Implementing Regulation (EU) 2015/1018 laying down a list classifying occurrences in civil aviation to be mandatorily reported.
- Guidance material for Regulation (EU) 376/2014 and Regulation (EU) 2015/1018
Son olarak belirtmek gerekir ki; kuralları bilmemek normal hukuk sisteminde mazeret olarak kabul edilmediği gibi sonuçları çok daha vahim olabilecek bu sektör için kuralları öğrenmek gereklidir.
Kaynak: http://www.skybrary.aero